-
İran'da ve Suriye'de Zerdüşt, Yeremya ve başkaları, önde gelen peygamber figürleri olarak kâinat ve tarihle etik bir yüzleşme talep ettiler. Bu sırada Yunan Anadolu'da ve İtalya'da Thales, Pythagoras ve başkaları, öncü filozoflar olarak insanın ve kâinatın doğası hakkında akılcı soruşturmalarla uğraştılar. Peygamberler de filozoflar da yerleşik doğa kültlerini eleştirip reformlar yapmaya çabaladılar.
-
İran-Akdeniz Bölgesinde Teslimiyetçi Dinlerin Gelişimi
-
Ahameniş Pers İmparatorluğu Ege'den İndüs'e kadar tek bir hoşgörülü ve müreffeh egemenlik ortamı oluşmasını sağladı; Zerdüştî geleneği Mecusî rahip kastına nüfuz etti.
-
Nehemya, peygamberlik geleneğine dayanarak Kudüs'te Yahudi ibadetini yeniden hayata geçirdi ve Yahudi cemaatini kutsal yazılara iman etme temeli üzerinde bir halk olarak kurdu.
-
Sokrates Atina'da felsefe uğruna öldü. Ondan sonra gelen birçok okul sayesinde Yunan hümanist idealinin kahramanı haline geldi.
-
Helenizm hayranı Romalılar önce Akdeniz havzasında etkili oldular, daha sonra da buraları yönettiler. Onların egemenliği altında Helen şehir kültürii standartlaştı. Aynı dönemde yine Helenizm hayranı olan Partlar Íran platosuna ve Mezopotamya ovasına egemen oldular; kişisel kurtuluş vaat eden ortak kültler bütün bu bölgelerde yaygınlaştı.
-
Hıristiyan cemaati Suriye'de kuruldu, Yahudi tanrısının çağrısım evrenselleştirdi.
-
SASANÎ İMPARATORLUĞU'NDAN MUHAMMED'İN ÖLÜMÜNE KADAR
İran'da ve Mezopotamya ovasında Sasanî İmparatorluğu Partların yerini aldı, görece merkezileşme sağlayarak kentsel refahı arttırdı. -
Ötedünyacı Manicilik inancının kurucusu ve Sasanî imparatorunun dostu Mani öldü.
-
II. Behram'ın hükümdarlığı sırasında Zerdüştî Mazdacılığa Sasanî İmparatorluğu'nda resmi bir merkezi örgütlenme kurmasına ve muhalifleri cezalandırmasına izin verildi. (MS 275-292)
-
Roma şehrinin Akdeniz'deki gücünü kaybetmesine yol açan krizlerden (235-268) sonra, Roma İmparatorluğu Trakya boğazlarındaki (330'dan itibaren, Konstantinopolis'teki) başkenti etrafında bürokratik olarak yeniden örgütlendi; topluma zararlı bulundukları için Hıristiyanlara zulmedildi; rakip inançlar desteklendi.
-
I. Konstantin'in hükümdarlığı sırasında Hıristiyanlık, yeniden örgütlenmiş Roma İmparatorluğu'nda resmi bir konum kazandı ve daha sonra resmi din haline geldi. (MS 324-337)
-
MS 485 - 531:
1. Kavad'ın hükümdarlığı sırasında Mazdek'in eşitlikçi reform girişimi Zerdüştîliği ve Sasani aristokrasisini sarstı. -
Romalılarla ittifak kuran Hıristiyan Habeşler Yemen'i işgal ettiler, burada (Hıristiyanlara zulmeden) Yahudi krallığını yıktılar.
-
MS 527-565:
1. Justinianos'un hükümdarlığı sırasında Roma iktidarı ve kültürel görkemi doruğuna ulaştı; bu dönemde son Pagan okulu da kapatıldı (529) ve Hıristiyan ortodoksluğu zorla uygulamaya kondu. -
MS 531 - 579:
Nûşîrevan'ın hükümdarlığı sırasında, soylulara karşı kazanılan zaferle birlikte Sasanî iktidarı ve kültürel görkemi doruğuna ulaştı; Zerdüştî ortodoksluğa muhalif sapkınlıklar yok edildi. -
Yemen'deki Marib barajının son defa yıkılışı. Bu olay güneydeki Arap tarım toplumunun ve Arap yarımadasında pagan Bedevi örüntülerinin üstünlüğünün zayıfladığını gösteriyordu.
-
MS 603 - 628:
Roma ve Sasanî İmparatorlukları arasındaki son büyük savaş, bu savaşta her iki tarafın güçleri ağır kayıplar verdi, ama siyasal statüko korundu. İsa'nın Gerildiğ Çarmıh'ın Kudüs'e İadesi (629), Hıristiyanlığın Zerdüştî İmparatorluk karşısında -ve Yahudiler ve sapkınlar karşısında- zafer kazandığını simgeliyordu. -
MS 622-632
Mekkeli bir Arap olan Muhammed, Medine'de din ekseninde örgütlenmiş bir toplumun temellerini attı ve onun Arap yarımadasının büyük kısmini ele geçirmesini sağlayarak Sasanî ve Roma iktidarlarıyla boy ölçüşecek ve hatta kimi bölgelerde onun yerini alacak bir düzeye çıkardı.